Sağlık: Çok
Etkenli Bir Sistem*
Hekimlik mesleğinin
doğuşunu güdüleyen toplumsal gereksinmeler ağrıların dindirilmesi, yaraların
sarılması ve hastaların tedavisidir. Hekimlik bu gereksinmeleri karşılamak amacıyla
başladı ve bu yolda gelişti.
Hekimlik
bilimselleştikçe düşünürler hekimliğe yeni bir boyut eklediler: Sağlığın
korunması ve desteklenmesi. Geleneksel olarak sağlık bedence ve ruhça tam iyilik
halidir. Düşünürler, sağlık kavramının sınırını da genişlettiler:
Sağlığın tanımına “Sosyal bakımdan tam iyilik hali” niteliğini de eklediler.
Bu yeni boyut, Dünya Sağlık Örgütünün anayasasıyla da evrensel olarak benimsendi.
İnsanın
bedence, ruhça ve sosyal yönden tam iyilik halini bozan etkenler nelerdir? Bunları
sadece gen bozukluklarına, mikroorganizmalara, fiziksel ve kimyasal etkenlere bağlamak
olası değildir. Bilimsel araştırmalar gösteriyor ki okumamışlarda, geliri düşük
olanlarda, kötü konut şartlarında yaşayanlarda, iyi ve dengeli beslenmeyenlerde
hastalanma ve ölüm daha sık görülmektedir. Sağlıklı yaşam bu ve buna benzer bir
çok etkenin etkisi altındadır.
Dünya Sağlık
Örgütü ve UNICEF’in 1978 yılında Alma-Ata’da topladığı uluslararası
konferans, sağlığı etkileyen önemli etkenler olarak aşağıdaki etkenleri sağlık
hizmetinin parçası olarak kabul etmiştir:
n Halka sağlık eğitimi,
n Uygun beslenme,
n Temiz su ve olumlu çevre,
n Ana ve çocuk sağlığı,
n Aile planlaması,
n Önemli bulaşıcı hastalıklara karşı aşılama,
n Yerel endemik hastalıklarla savaş,
n Sık görülen hastalıkların ve yaralanmaların tedavisi için
uygun çözüm,
n Temel ilaçların sağlanması.
Birleşmiş
Milletlerin yayınladığı İnsan Hakları Bildirgesinde bu sosyal ve ekonomik
koşulların olumlu hale getirilmesinin insanların temel haklarından olduğu
vurgulanmıştır.
* T.T.B. Haber Bülteni,
Sayı:6, Ekim 1985
|