PROF. DR. NUSRET FİŞEK'İN KİTAPLAŞMAMIŞ YAZILARI - III
Eğitim, Tıp Eğitimi, Uzmanlık, Sürekli Eğitim ve Diğer Konulardaki Yazıları

 

Tıp Eğitimi Panelindeki Konuşması*

       Tıp eğitiminde etkinliği etkileyen üç öğe vardır. Bunlar:öğretim üyeleri ve öğrencilerin niteliğiyle hasta yatak sayısı; öğretim üyeleri sayısı; laboratuar ve kütüphane olanaklarının yeterli olup olmayışıdır. Dünya Tabipleri Birliği’nin geçen yıl yapılan 38. Toplantısında teknik tartışma konusu tıp eğitimiydi. Kimi ülkelerin hekim sayısını gereksiz yere arttırmaları eleştiri konusu oldu. Bir toplantıda, Japonya Hekimler Birliği İkinci başkanı Dr. Mishima, gelişmiş ülkeler tıp eğitimi standardına örnek olarak Japonya’da tıp eğitimi olanaklarını anlattı. Japonya’da tıp eğitimi altı yıl sürmektedir.: İki yıl tıp öncesi, iki yıl temel tıp bilimleri , ve iki yıl klinik bilimleri. Mevcut 80 fakülteye her yıl 60-120 (ortalama  104) öğrenci alınmaktadır. Tıp fakülteleri hastanelerinde en az 600 yatak vardır. Klinik yıllarında (son iki yıl) görevli tam süre çalışan öğretim üyesi sayısı ortalama 220’dir (öğrenci başına bir öğretim üyesi). Hastanelerde rutin hasta bakım hizmetinde çalışan hekimler bu sayının dışındadır.

       Bu standarda göre, ülkemizde her yıl 400 öğrenci alan bir tıp fakültesinin 400 hasta yatağı ve 1.200 tam süre klinik eğitimi yapan öğretim üyesi olması gerekirdi. Bizde, büyük beş tıp fakültesinin her birinde ortalama 780 faal yatak ve çoğu özel hasta bakan ya da yarım gün çalışan 440 öğretim üyesi vardır. Kimi fakültelerde yatak sayısı yüz ve öğretim üye sayısı 90’dır. Hasta yatak ve öğretim üye sayısını kısa zamanda kabul edilebilir düzeye çıkaramayacağımız kesin olduğuna göre, fakültelere alınan öğrenci sayısını azaltmak gerekir. Fakültelere daha az öğrenci alınması ülkemizin sağlığını ne bugün ve ne de yarın olumsuz etkilemez, tersine eğitim kalitesinin yükselmesine olumlu etki yapar.

       Bir ülkede hekim gereksinmesi istihdam olanaklarına ve halkın hekim kullanma sıklığına göre hesaplanır. Buna göre Türkiye’de -iyi kullanılırsa- 1.500 kişiye bir hekim oranı bugün ve yakın gelecek için yeterlidir. Bir toplumda hekim istihdam olanağında ve hekim kullanma sıklığında bir kaç yıl içinde büyük değişiklik olmaz. Hissedilir bir değişme başladığı zaman tığ fakültelerine alınacak öğrenci sayısı arttırılarak gereksinme rahatlıkla karşılanır.

       Bugün ülkemizde 1.350 kişiye bir hekim düşmektedir. Bu oran gelişmiş ülkelerde 500 kişiye bir hekim olduğu ve bir kişinin yılda ortalama beş kez hekime başvurduğu, Türkiye’de sağlık hizmeti kullanmakta ekonomik güçlüğü olmayan Sosyal Sigortalar Kurumu’na sigortalı işçi, emekli ve ailelerinin başvuru sıklığının yılda ortalama 1.5 olduğu göz önüne alınarak hesaplanmıştır. Her yıl 1.500 hekim mezun olursa, bu sayı artan nüfusu ve meslekten ayrılan hekimlerin yerini fazlasıyla kapar.

YÖK, açmış olduğu 17 fakülteden yeter sayıda hasta yatağı ve öğretim üyesi olmayan fakültelere bir süre öğrenci almaz, beş büyük fakülteye yılda 150 ve diğer fakültelere büyüklüğüne göre 50-100 öğrenci alırsa, ülkemizde yeter sayı ve nitelikte hekim yetiştirilebilir. Sayın Çulfaz konuşmasında Türkiye’nin AET (Avrupa Ekonomik Topluluğu) standartlarına yetişmesi için yılda 5.000 öğrenci alınması ve bu sayının arttırılması gereğini belirtmiştir. Sayın Çulfaz’a tıp eğitimi için AET ülkelerindeki standardı ne için göz önüne almadıklarını ve AET ülkelerindeki hekim fazlalığından şikayet edildiğini bilip bilmediklerini sordum. Sayın Çulfaz bu soruları yanıtlayamadı. Fakültelerde eğitim standartlarının düşük oluşunun nedeninin iyi kullanılmamaktan ileri geldiği görüşünü belirtti.

Bu toplantıda YÖK temsilcisi olsaydı, buna vereceği yanıtı duymak ilginç olurdu. Ben T.T.B Merkez Konseyi’nin yaptırdığı bir araştırmanın sonuçlarıyla durumu açıklayacağım. Beş büyük fakültenin hasta yatağı, öğretim üyesi vb. gibi olanakları arasında büyük fark yoktur. Bu fakültelerden biri, 1982 yılına kadar daima 150’den az öğrenci almıştır. Diğerlerinin aldığı öğrenci sayısı yılda 300-450 arasında değişmekteydi. Araştırmamızın sonuçlarına göre, bu fakülteler arasında uygulamalı eğitim bakımından 150 öğrenci alan fakülte lehine önemli fark saptanmıştır.     .



* T.T.B. Haber Bülteni, Sayı:12,  Mart 1987

 

BAŞA DÖN.....ANA SAYFA.....SAYFA BAŞI