Sürekli Eğitim*
Günümüzde tıp,
hızla değişen bilimlerin başında gelmektedir. Bir tıp eğitimcisinin yaptığı
araştırma sonuçlarına göre, tıp bilgilerinin yarısı her yedi yılda bir
değişmektedir. Hekimlerin bu değişimi izleyebilmelerinin yolu sürekli eğitim
(continuing education) dir.
Hekimlerin, kimi
mesleki yayınları okuması şu ya da bu amaçla düzenlenen kimi kurslara ya da
kongrelere katılması bugün sürekli eğitimden anladığımız biçimde bir çalışma
sayılmaz. Hekimlerin sürekli eğitimi konusunda ilk ciddi program Sovyet Sosyalist
Cumhuriyetleri Birliği (S.S.C.B.) tarafından başlatılmıştır. Yetmişli yıllarda da
her gelişmiş ülke, hekimlerin sürekli eğitimini kurallara bağlamıştır. Örneğin,
A.B.D. de Amerikan Tabipleri Birliği hekimlerin sürekli eğitim programlarını
standardize etmiştir. Hekimlerin eğitimlerini sürdürüp sürdürmediklerini
izlemektedir. Amerikan Tabipleri Birliği, eğitimlerini gerektiği gibi sürdürmeyen
hekimleri -eksiklerini tamamlayıncaya kadar- meslek uygulamasından yasaklamaktadır.
Demokratik ülkelerde -sosyalist ülkelerden farklı olarak- sürekli eğitim meslek
kuruluşları tarafından yürütülür.
Ülkemizde hekimlerin
sürekli eğitimi ciddi bir program olarak henüz ele alınmamıştır. Demokrasi bizim
kültürümüzde olmadığı için, hekimler bu önemli soruna sahip çıkarak Türk
Tabipleri Birliği çerçevesinde konuyu ele almamaktadır. Türk Tabipleri Birliğinin
mali gücü ve otoritesi de bu programı başlatmaya yetmemektedir. Hükümetin
çözemediği pek çok sağlık sorunu yanında bu işi de ele alma olanağı yoktur.
Üniversitelere gelince, mezuniyet öncesi tıp eğitimi sorunlarını çözemeyen tıp
fakülteleri için, bu husus düşünülmeyen bir hizmet olmaktadır. Bu durumda kim zarar
görüyor? Sadece halk. Bilgisini sürekli olarak yenileyen bir kısım
meslektaşımızın hizmetinden yararlanabilen bir kesimin dışında kalanlar, çağdaş
tıbbın insanlara sağladığı olanaklardan yararlanamamış oluyorlar.
Hekim arkadaşlarım,
meslek yaşamında elli yılı doldurmakta olan, tıp eğitimi konusunda yurt içinde ve
dışında deneyim kazanmış bir meslektaşınız olarak, tıpta yenilikleri izlemenin
sağlanmasını hükümetlerin eline bırakmamanızı öneririm. Türk Tabipleri Birliği
içinde güç birliği yapalım, kendi işimizi kendimiz görelim. Bu suretle sadece
mesleki görevimizi yapmış olmayız. Ülkemizde gerçek demokrasinin yerleşmesinde de
örnek bir hareket yapmış oluruz.
|