PROF. DR. NUSRET FİŞEK'İN KİTAPLAŞMAMIŞ YAZILARI - III
Eğitim, Tıp Eğitimi, Uzmanlık, Sürekli Eğitim ve Diğer Konulardaki Yazıları

 

Tıpta Gelişmeleri İnceleme Yolları*

       Bilimler arasında tıp özellikle son 50 yıl içinde en hızla gelişen bilimlerden biridir. Bir yandan yeni teşhis ve tedavi yöntemleri keşfedilmekte, bir yandan da tıp fakültelerinde veya mezun olduktan sonra doğru diye öğrendiğimiz bilgi ve yöntemlerin yanlış olduğu saptanmaktadır. ABD Halk Sağlığı Dairesinin bir yayınına göre tıp bilgilerinin yarısı yedi yılda bir eskisinden farklı olmaktadır. Çeşitli ülkelerde yapılan incelemeler göstermiştir ki, hekimlerin tıptaki yenilikleri takip edebilmeleri ve ilaç firmalarının birbiri ile çelişen reklamları arasında doğruyu bulabilmeleri hemen hemen olanaksızdır. Bu nedenle bazı ülkelerde hükümetler -örneğin SSCB'de- bazılarında da -örneğin ABD'de- Tabip Dernekleri hekimlere yenilikleri izleyebilmeleri için programlar hazırlamış ve hekimlerin bu programları izlemeleri zorunlu olarak kabul edilmiştir.

       Hekimlerin tıptaki gelişmeleri takip etmeleri için yararlanabilecekleri kaynaklar şunlardır:

       1- Dergi ve Kitaplar:

       Hekimlerin bilgilerini yenilemek için başvurdukları geleneksel kaynak, kitap ve dergilerdir. Hekimler çok yüklü günlük çalışmalarından sonra okumak için ayırabildikleri zamanda, kendilerine fyada sağlamayan bir çok yazı arasında bunalmakta ve okuma isteklerini yitirmektedirler. Bu gerçeği görenler hekimlere yardımcı olmak amacı ile tıptaki değişme ve gelişmeleri hekimlere duyurmak veya unutulan bilgileri hatırlatmak için dergi ve kitaplar yayınlanmaktadırlar. Değerli olan kaynak, bu biçim yayınlardır. Bu çeşit yayınların hazırlanmasında karşılaşılan güçlük ise hekimlerin neyi öğrenmek istediklerini, onlar için neyin önemli olduğunu, dergiyi hazırlayanların bilmemesidir. Çoğunlukla konular tahmine dayanılarak seçilmekte, seçimde hekimlerin gereksinmeleri değil, yazarların konuya verdikleri önem rol oynamaktadır.

       2- Soru - Yanıt Yöntemi:

       Bu programı hazırlayanlar hekimin her gün karşılaştığı sorunları ve tıptaki değişiklikleri göz önüne alarak sorular ve yanıtlarını hazırlarlar. Hekim kendisini ilgilendiren sorunun yanıtını kendi bilgisi ile karşılaştırarak doğruyu ve bilgi değişikliğini öğrenir. Hazırlanan yanıtlar kısa ve açık ise bu yöntem çok ilgi çekicidir. Bu yöntem hekime bilgisini değerlendirme olanağını da vermekte ve hekimin bilgi noksanı başkalarınca fark edilmeyeceğinden hekimin küçük düşme endişesine kapılmasına yer vermemektedir.

       3- Görsel ve İşitsel Gereçler:

       Bunların en gelişmiş şekli teybe alınmış konferanslar ve televizyonda takip edilen video kasetleridir.

       4- Danışmacıdan Yararlanma:

       Bu yöntemin kullanılması için danışma merkezleri kurmak gerekir. Hekimler bu merkezlerdeki uzmanlar ile konuşarak veya mektup ile sorunlarının yanıtını alarak yararlanırlar.

       5- Mesleki Toplantılar:

       Kongreler, konferanslar, hastanedeki vaka takdim toplantıları, dergi kulüpleri ve kurslar iyi düzenlendiği takdirde çok değerli faaliyetlerdir. Ancak bir yandan hekimlerin büyük bir kısmının aynı bilgiyi kazanma gereksinmesi duymaması, bir yandan da kongrelerde tebliğ sunanların, vaka takdim edenlerin ve hatta konferans verenlerin, eğitimden çok bilimsel erklerini gösterme amacında oluşları bu olanaktan yararlanmayı sınırlamaktadır.

       6- Kurslar:

       Kısa ve uzun sürekli kurslar hekimlere bilgiler aktarılmasında baş vurulan geleneksel yollardandır. Kurs programlarının kursa katılan hekimlerin gereksinmesine göre değil de kursu yapanın düşüncesine göre düzenlenmesi, hekimin işinden bir süre ayrılmasının yaratacağı sorunlar ve hekimlerin bilgi kazanma çabalarının yanlış yorumlanabilme endişesi bu yöntemin sakıncalarındandır.

       T.T.B.'nin Programı:

       Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi üyelerimizin tıptaki yenilikleri izlemeleri için bir program geliştirmeyi planlamaktadır. Toplum ve Hekim dergisi bu amaç ile yayınlanmaktadır. Merkez Konseyi hekimlerimizin mesleki sorunlarını yanıtlayacak bir merkez ile eğitim amaçlı kaset koleksiyonu olan bir video merkezi kurmak ve mesleki toplantıları teşvik etmeyi düşünmektedir. Programımızı uygulamaya geçmemize engel, mali gücümüzün yetersizliğidir. Üyelerimiz odalara ve odalar Merkez Konseyine aidatlarını muntazam olarak öderler ise bu programı gerçekleştirmemek için neden yoktur. Konsey 1984 yılında odaların göndermesi gerekli aidatın yüzde elli dördünü almış ve hiçbir oda 1985 yılı bütçesinden yasal olarak Merkez Konseyine göndermekle  yükümlü olduğu aidatını göndermemiştir.



* TTB Haber Bülteni, Sayı 4, 1985.

 

BAŞA DÖN.....ANA SAYFA.....SAYFA BAŞI