"Halk Sağlığında Gündem" Bülteni'nden
Kasım, 2011
Toplum Hekimliği İle Klinik Bilimleri Evlendirdik
Halk Sağlığı (Toplum Hekimliği) bölümünün ilk yıllarında Toplum Hekimliği kadrosunda olup aynı zamanda bir klinik dalda da uzmanlık yapan arkadaşlarımız vardı. Ben ise önce Dahiliye (İç Hastalıkları) ihtisasına başladım. Asistanlığımın üçüncü yılında dahiliye hastalarının pek de başarılı şekilde tedavi edilemiyor olduğunu fark edip “bu kişilerin hastalanmasının önüne geçilmesi gerekiyor” düşüncesi ile koruyucu sağlık hizmetlerinin daha ön planda olduğu Toplum Hekimliği bölümüne geçmeyi düşündüm. Benimle birlikte yine Dahiliyeden arkadaşım Özen Aşut (Arat) ile Pediatriden Sevin Ergin (Özdeniz) de Toplum Hekimliği bölümüne geçtiler ve birlikte Çubuk Hastanesinde uzun yıllar çalıştık. Sonraki yıllarda değişik klinik dallardan başka arkadaşlar da Toplum Hekimliği bölümüne gelerek çalışmaya başladılar. Nusret Hoca bu gelişmelerden çok memnundu ve memnuniyetini “Toplum Hekimliği bölümünü klinik dallarla evlendirdik” diyerek ifade etmişti. Aslında bu” evlilik” hem Toplum Hekimliği bölümüne yetişmiş uzman sağlıyordu hem de bu arkadaşlarımız aracılığı ile klinik dallara Toplum Hekimliği felsefesi aktarılmış oluyordu. Bu şekilde Toplum Hekimliği bölümünün çok sayıda asistan ve uzman kadrosu olmuştu ve bu kadro ile iki bölgede (Etimesgut ve Çubuk) hem birinci basamak hem de ikinci basamak hastane hizmetlerini başarı ile sürdürüyordu. Bir ara Tıp Fakültesi dekanının “Hocam, siz bölüm müsünüz yoksa fakülte misiniz? İki tane hastaneniz var, çok sayıda asistanınız ve klinik uzmanlarınız var” dediğini nakletmişti Hoca. Sonraki yıllarda sağlık hizmetlerinin özelleşme trendi başlayınca olaylar Nusret Hoca’nın bu yöndeki düşüncesi ile uyumlu gelişmedi ama o dönemlerde Etimesgut ve Çubuk bölgelerinde asistan ve uzman olarak çalışanlar yaptıkları hizmetten çok mutluluk duyuyorlardı ve bu kişilerin arasında oluşan güçlü arkadaşlıklar ve dostluklar halen devam etmektedir.