Onun İçin Yazdılar

Uğur Tüncer

"Halk Sağlığında Gündem" Bülteni'nden

Kasım, 2011

Nusret Hocam,

Nusret Hoca, etrafındaki çok insanın hayatına dokunduğu gibi benim de hayatıma çok etkili bir şekilde dokunmuştu. Onun desteği benim kariyer gelişimimi çok kritik bir biçimde etkilemişti.

Hocanın ilk yardımını master öğrenimine gitmek için Population Council’a yaptığım burs müracaatım sırasında gördüm. Gelen formları doldurduktan sonra referansını almak için hocanın odasına gittim. Durumu anlattım ve referans verip veremiyeceğini sordum. Elimden müracaat formlarını aldı ve doldurması gereken bölüme üç kelime yazdıktan sonra bana uzattı. Çok bozuldum ve beni başından savdığını düşünerek odadan çıktım. Dışarıda yazdığı üç kelimeyi okuyunca ne diyeceğimi bilemedim. Yazdığı üç kelime şuydu : “Definitely doctoral material”. Hocadan bu referansı aldıktan sonra bursun geldiğini söylememe gerek yok sanırım.

İkinci desteği birkaç yıl sonra geldi. Nüfus Planlaması Genel Müdürü olan arkadaşım Tandoğan Tokgöz Amerika’ya gidecekti. Ben o sırada Nüfus Etütleri Enstitüsü’nde öğretim görevlisi olarak çalışıyordum. Bakanlıktan beni aradılar ve Bakan’ın beni görmek istediğini söylediler. Nedenini sorduğumda arayan kimse kendisinin bir şey bilmediğini söyledi. Bakanı ziyaret ettim. Bana Üniversiteden izinli olarak Genel Müdürlük görevini yürütmemi istediklerini söyledi. Düşünmek için biraz zaman istedim ve hemen Hoca’yı Cinnah Caddesindeki evinde ziyaret ederek fikrini sordum. Mutlaka kabul etmemi, kendisinin de bana her zaman yardımcı olacağını söyledi. Bakanlıkta koşulları görüştükten sonra göreve başladım. Uzun bir süre bu atamanın nedenini bilemedim. Nihayet Meksika Nüfus Konferansında diğer Türk katılımcılarla sohbet ederken Doğumevi Başhekimi Dr. Ziya Durmuş konuyu aydınlattı. Nusret Hoca Ziya Beyi aramış ve beni tavsiye ettiğini Bakan’a iletmesini istemiş. Bana bunu kendisi hiç söylememişti.

Hoca her ihtiyaç duyduğumda büyük bir cömertlikle bana gerekli yardımı yaptı. Daha sonra aynı yazlıkta evlerimiz olduğu için kendisine daha da yakın oldum. Bütün çalışma hayatımda onun bana yaklaşımını ben de başkalarına gösterdim.

Beni çok mutlu eden bir anım görev yaptığım ülkelerin birinde ayrılmam nedeniyle verilen veda yemeğinde benimle birlikte görev yapan bir mahalli memurun söyledikleri oldu. “Mr. Tuncer, we will remember you as someone who touched the lives of everybody who worked with you.”